İlk olarak iştah kavramını tanımlayacak olursak iştah, bir besinin isteyerek ve keyif alarak yenilmesidir. İştahsızlık ise bu yeme isteğindeki azalmaya verilen addır. Bu duruma özellikle çocukluk döneminde oldukça sık rastlanmaktadır. Az sonra okuyacağınız yazıda çocuklarda iştahsızlık nedenleri ve bu durumu önlemek için neler yapabileceğimize dair önerilere değinip iştahsız çocuğa yaklaşım konusunda bilgiler vereceğiz
Konu İçeriği
Çocuklarda İştahsızlık Nedenleri
Çocuklarda görülen iştahsızlığın birçok sebebi olabilir. Çocuğun yaşadığı fizyolojik ve psikolojik sağlık sorunları, ailenin çocuğa uyguladığı yanlış beslenme uygulamaları gibi etmenler iştahsızlığın sebepleri arasında yer alır. Bunlara ek olarak çocuğun her yemeği beğenmemesi, ailede yaşanan huzursuzluklar, gittiği okul/kreş ortamlarından duyduğu memnuniyetsizlik, ailenin yemek konusunda gösterdiği ısrarcı tutum da iştahsızlık sorununu tetikleyen diğer faktörlerdendir.
Çocukluk çağında iştahsızlık ve yeme sorunlarıyla doktora başvuran çocukların oranı %20-35 dolaylarındadır. Buna ek olarak büyüme geriliği görülen çocuklarda bu oran %33-90’a kadar çıkmaktadır. Fizyolojik rahatsızlıklar iştahsızlık üzerinde en az psikolojik sorunlar kadar etkilidir. Demir eksikliği anemisi, bağırsak parazitleri, ateşli enfeksiyon hastalıkları, diş çıkarma gibi durumlar da çocuklarda görülen çocuklarda iştahsızlığın sebepleri arasında yer alabilir.
Wright ve arkadaşları 455 çocuğun üzerinde yaptığı bir çalışmada incelediği çocukların %20’sinde yeme problemi olduğunu saptamıştır. Bununla birlikte üzerinde çalışma yapılan çocukların aileleri bu çocukların %42’sini seçici, %39’unu ise az yiyen şeklinde tanımlamıştır.
Çocuklarda iştahsızlık nedenleri arasında ailevi sebepler de yer alabilir. Yapılan bir çalışmada 142 aile üzerinde değerlendirme yapılmış ve bu ailelerin 5 yaşındaki çocukları değerlendirilmiştir. Bu çocukların %85’i yemek yerken ailesi tarafından daha fazla yemeleri için zorlandığı, %83’ünün ise bu nedenle normalden daha fazla besin tükettikleri belirtilmiştir. Ekonomik düzeyi iyi olan ailelerin çocuklarını beslenmeye teşvik ederken anlatma ve ödül verme gibi yöntemler kullandığı da görülmüştür. Bu çalışmada ebeveynlerin çocuklarla birlikte oturma oranının %78, yemek yerken televizyon izleme oranının %20 olduğu ifade edilmiştir.
Tüm bunları göz önüne aldığımızda çocuklarda iştahsızlık görülmesinin birden fazla sebebi olabilir. Bu sebepler çocuktan kaynaklandığı gibi aile ve çevre kaynaklı da olabilmektedir.
Nasıl Yaklaşılmalı
Bir çok ebevynin ortak sorusu olan çocuğun iştahını açmak için ne yapmalı sorusu çocuğun sağlıklı büyüme ve gelişimi için son derece önemli bir etkiye sahiptir. Çocuklarda iştahsızlık ve yeme problemi görüldüğünde ilk basamak sorunun nedenini saptamak olmalıdır. Eğer çocuk enfeksiyon, bağırsak paraziti gibi sağlık problemlerinden dolayı iştahsızlık çekiyorsa önce bu sorunun ortadan kaldırılması gerekir. Çocuğa gerekli tedavi uygulandıktan sonra iştah takibi yapılmalı ve bu süreçte yiyecekler çocuğun ilgisini çekecek şekilde sunuma hazırlanmalıdır
Eğer sorun anne-baba boşanması, yeni bir kardeşin olması, aile bireylerinden birinin kaybı gibi psikolojik bir sebepten kaynaklanıyorsa bir psikolog/pedagogtan yardım alınmalıdır. Çocuklarda iştahsızlık nedenleri sık olmamakla beraber psikolojik kaynaklı olabilmektedir.
Çocuk iştahsızlıkla ilgili belirtiler gösterdiğinde bunun psikolojik mi yoksa fizyolojik mi olduğunun ayrım iyi yapılmalıdır.İştahsız çocuk yemek yerken tabağıyla uzun süre oynuyor, ağzına aldığı lokmayı olması gerekenden geç yutuyor ise bu fizyolojik bir çok problemden kaynaklanıyor olabilir. Bir önceki paragrafta da belirttiğimiz gibi çocuklarda iştahsızlık probleminde ilk adım sorunun kaynağını belirlemektir. Bu aşamadan sonra iştahsızlık tedavisi aranmaya başlanabilir. tedavi konusunda bir sağlık profesyonelinden destek almak çok önemlidir.
En sık yapılan Hatalar
İştahsızlık sorunu olan çocuğu azarlamak, baskıcı bir tutumla yemek yemesi için ısrar etmek yanlış bir yöntemdir. Bununla birlikte çocuğun yemek yemediği için cezalandırılması da yapılan bir başka yanlıştır. Bu gibi tutumlarda çocuklarda iştahsızlık düzeyini arttıracaktır.
Aileler çocuğun ne yediğini iyi gözlemlenmelidir. Birçok aile çocuğu yeterli beslendiği halde az yeme problemi çektiğini iddia edebilmektedir. Bu durumda ailenin çocuğun yaşına göre olması gereken yaş ve kilo aralığının iyi bilmesi ve buna göre kıyaslama yapması gerekmektedir. Yani eğer çocuk olması gereken kilonun altında ise bu durumda bir çocuk hekimine, diyetisyene veya bir pedagoga danışılması en uygun seçenektir.
Çocuğun ilk olarak aile bireylerini kendine rol model aldığı unutulmamalı ve beslenme konusunda da bu husus akıldan çıkarılmamalıdır. Beslenme sonradan öğrenilen bir davranıştır ve eğer anne veya baba yeme konusunda seçici ise çocuk da bu özelliği örnek alarak tadını hiç bilmediği besinlere karşı mesafeli davranabilmektedir. Ya da aile bireylerinden herhangi biri sıklıkla fast food veya ambalajlı ürün tüketiyorsa çocuk da bu besinlere karşı olması gerekenden fazla ilgi gösterebilmektedir. Bu yüzden çocukla birlikte beslenirken sağlıklı besinlere karşı seçici davranılmamalıdır.
Çocuklarda iştahsızlığı önlemek için öneriler
Çocuklarda iştahsızlık probleminde ailelerin yapılabilecek ve iştahsızlığın temel tedavi önerilerini şu şekilde maddeleyebiliriz.
- Öncelikle çocuğa beslenmenin gerçekten önemli olduğunu, eğer yeteri kadar beslenmezse karşılaşabileceği sorunları onun yaşına uygun bir şekilde anlatmaya çalışın. Örneğin bunu kısa hikayeler, masallar anlatarak yapabilirsiniz.
- Çocuğun hangi besini ne kadar yiyeceği konusunda fazla ısrarcı olmak aşırı kilo alımına ya da tam tersi düşük kiloya sebep olabilir bu yüzden çocuğunuza yemek konusunda aşırı baskıcı bir tutum benimsemeyin.
- Çocuğunuzun besleneceği saatleri iyi seçmeye çalışın. Örneğin yeni uyandığı ya da uyku saatlerinin yaklaştığı vakitlerde çocuk huysuz ve yeme konusunda isteksiz olabilir. Ona keyifli ve sizinle iletişimi yüksek olduğu saatlerde yemek yedirmeye çalışın. Çoçukların iştahını açan yiyecekler i tercih edin.
- Öğün aralarında içireceğiniz süt, meyve suyu gibi sıvı gıdalar doygunluk hissi vereceğinden bu gibi besinleri ana öğüne yakın vakitlerde vermemeye özen gösterin aksi takdirde çocuk doygunluk hissedecek ve yemeğini yemek istemeyecektir.
- Öğünlerde yedirdiğiniz yiyecekleri karıştırmamaya özen gösterin. Böyle bir uygulamaya giderseniz iştahsız çocuk tabakta gördüğü karışık görüntüden hoşlanmayıp hazırladığınız yemeği yemek istemeyecektir, damak zevki yeterince iyi gelişmeyecektir.
- Ana ve ara öğünleri birlikte yemeye özen gösterin. Çocuğun aileyle birlikte sofraya oturup anne, baba ve kardeşleriyle yemek yemesi çok önemlidir, ona ayrı sofrada ve ayrı vakitlerde yemek yedirmeyin. Ayrı zamanlarda ve ayrı sofralarda yemesi çocuğunuzun iştahını ve sofra kültürünü olumsuz yönde etkileyecektir. Ayrıca ellerini kullanmayı öğrendiği andan itibaren yemeğini kendi çatal-kaşığını kullanarak yemesine izin verin.
- Çocuğunuza yemek yedirirken televizyon izletmeyin. Televizyon çocuğun yemeğe olan ilgisini azaltacaktır. Bunun yerine onunla eğlenceli sohbetler edebilirsiniz.
- Çocuğunuzun sevmediği yemekleri/besinleri ilgi çekici sunumlar halinde hazırlamanız çocuğunuzun yemeğe/besine olan ilgisini arttıracaktır. Örneğin çocuğunuz yumurta sevmiyor ise onu bir hayvan ve ya çizgi film karakterine benzetmeniz çocuğunuzun yumurtaya bakış açısını değiştirebilir.
- Çocuğunuzun sizinle birlikte yemek yapmasına izin verin. Çocuğunuz et yemeyi sevmiyorsa onunla birlikte küçük köfteler yapın, kendi yaptığı köfteyi yemek onu heyecanlandıracaktır.
- Yemek konusunda çocuğunuzu diğer çocuklarla karşılaştırmayın. Bu onun hırçınlığını arttıracak ve onu daha iştahsız olmaya itecektir. Ayrıca bu gibi karşılaştırmalar çocuğunuzun ruhsal psikolojisi içim olumlu olmayacaktır.
- Çikolata, şekerleme gibi ambalajlı ürünleri çocuğunuz her istediğinde vermeyin. Bu besinler çocuğunuzda tokluk hissi oluşturacak, ana öğünde yemek yemesini engelleyecektir.
- Tabağı sizin ölçülerinize göre değil onun ölçülerine göre doldurun. Birden karşısında tıka basa bir tabak görmek onu korkutabilir ve yemeğe olan ilgisini azaltabilir. Çocuklarda iştahsızlığın önemli sebeplerinden birisi de tepeleme doldurulmuş tabaklardır.
Diyetisyen yorumu
İştahsızlık özellikle çocukluk döneminde anne babaların sıkça karşılaştığı bir problemdir. Uzun süreli iştahsızlık problemleri çocuğun büyüme ve gelişmesini olumsuz yönde etkileyebilmektedir. Ailelerin çocuğundaki büyüme ve gelişmenin yeterli olup olmadığını anlayabilmeleri için çocuğun yaşına göre olması gereken boy ve kilo aralığını bilmeleri gerekir. Bunu öğrenebilmeleri için ise mutlaka bir diyetisyen ve çocuk hekimiyle iletişim halinde olmalılardır. Eğer çocuğun iştahsızlık problemleri fizyolojik sorunlardan kaynaklanıyorsa bu durum bir çocuk doktoru yardımıyla ortadan kaldırılmalı ve bir diyetisyen ile birlikte çocuk için özel olarak hazırlanmış bir sağlıklı beslenme planı uygulanmalıdır. Sorunun psikolojik nedenlerden kaynaklanması halinde ise bir pedagog ile iletişime geçilmeli ve psikolojik tedavi uygulanırken aynı zamanda diyetisyenin çocuk için hazırladığı beslenme programı da devreye sokulmalıdır.Unutmayınız ki çocuklar bizim geleceğimizdir ve iyi bir gelecek ancak sağlıklı çocuklarla sağlanır. Bu sebeple çocuklarda iştahsızlık problemi hafife alınmamalı ve en yakın sağlık kuruluşuna bu durum ile alakalı başvurulmalıdır.
Yazı çok faydalı ve güzel olmuş , içtiğimiz sular hakkında da bir yazı yazarsanız sevinirim. Teşekkür ederim.
merhabalar benim kızım 26 aylık gayet yemek yemeyi seven bir çocuktu su zamana kadar. 1 aydır krese başladı ve akşam yemeklerini yemek istemiyor genelde yemekle oyun yapmayı tercih ediyor ancak son 1 haftadır bağırsak paraziti atlattı ve iştahı tamamen kesildi ve artık herseyi red ediyor. ısrarcı olmuyoruz ancak endişeleniyoruzda. benim asıl sorum şu okuldan geldikten sonra yogun aglama krizine giriyoruz ve sonrasında yorgun düşüp yatıyor.gözlemlediğim kadarıyla öğle uykusunu tam alamadığından okulla veya öğretmeni ile alakalı olduğunu düşünmüştüm ancak okuldan ayrılırken herkese öpücük atıyor ve hoşçakalın diyor. kreş döneminde bu tarz iştahsızlık ve ağlama krizleri normalmidir neler yapılabilir bu konuda yardımcı olurmusunuz ?